TÜRKMEN ÇADIRI HAKKINDA BİLGİ, OTAĞ ÇADIR, OBA ÇADIRLARI KURULUMU

Türklerde ak, kara ve kızıl olarak üç türde ev (çadır) olduğu bilinmektedir. Türkmenler bu çadırlara “Ak Ev” demektedir ve bu çadırlar zenginlerin çadırıdır. Eski Türklerdeki inanca göre oğlu ya da kızı olmayana Allah Teala beddua etmiştir. Onun için oğlu ya da kızı olmayanlar kara otağa, oğlu olanlar ak otağa, kızı olanlar kızıl otağa konuk ediliyordu. Bugünkü toplumumuzda da oğul sahibi olmak bir ayrıcalık sayılmaktadır.


 Oğuz Türklerinde bu ayrıcalık çadırların rengine bile etki etmiştir. Türkmenlerde bugün iki çeşit çadır bulunmakta, birisi; ak ev, diğeri ise; kara evdir. Yukarıda da yazıldığı gibi, ak ev, hali vakti yerinde olanların evidir. Kara ev ise biraz daha fakir olanların evidir. Bu çadırlara ak ve kara denmesi çadırın üstünü örten keçenin renginden dolayıdır. Ak keçe ile örtülenler, ak ev; kara keçe ile örtülenler, kara ev adını almaktadır. Göçebe hayatın simgesi olan çadır, artık bir Türkmen için de nostalji olmuştur. Çünkü Türkmenler 1881’deki Göktepe Savaşı’ndan sonra süratle yerleşik hayata geçmeye başlamış ve daha önce ahşap evlerle iç içe, yan yana kurulmuş çadırların sayısı azalmaya başlamıştır. Türkmen medeniyetinin temel çizgilerinin şekillenmesinde bu tek odalı çadırların rolü büyük olmuştur.

 Orta ebatta , bir deve yükü olan, bir çadırı Türkmenler bir çay içiminde kurmaktadırlar. Kendi kendinize içinizden , bir çay içiminde çadır mı kurulur diye söylenebilirsiniz. Evet bir çay içiminde çadır kurulabilir. Çünkü bir Türkmen çayını modern insanlar gibi hemen, ayaküstü 5-10 dakikada içmez. Bir Türkmen çayını sindire sindire, damarlarındaki kanı yumuşatıncaya kadar içmeye devam eder. Bu da en az üç dört saat gibi uzun bir zaman alır. Bu çay içiminde de çadır kurulmuş olur. Bir Türkmen sizi çay içmeye çağırdığında hazırlıklı gidin, en azından daha önceden bir şeyler yemeyin, çünkü bu çay daveti en azından bir ziyafettir ve 4-5 saat sürer. Bu süre içinde her şeyden yemeniz ve içmeniz gerekir. Yeyip, içmediğiniz zaman , ev sahibi alınır ve sizi bir daha çay içmeye çağırmaz. Altı kanattan oluşan orta büyüklükteki bir çadıra 20-25 kişi bir anda oturabilir. 

 Türkmen çadırlarını günümüzde kıl çadırlardan imal etmek mümkün olabiliyor. Otağ çadırı ve oba çadırları hakkında daha fazla bilgiye sitemizden ulaşabilirsiniz. Türkmen çadırı yaptırmak isterseniz lütfen bizimle iletişime geçin.
*******************************************************************************
kıl düğün çadırı bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırı çamlıca bilgisi nedir nerede nasıl kubbeli çadır bilgisi nedir nerede nasıl bedouin tent shop riyadh bilgisi nedir nerede nasıl aydin yörük çadırı bilgisi nedir nerede nasıl şark odası bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırı nasıl kurulur bilgisi nedir nerede nasıl osmanli Çadiri bilgisi nedir nerede nasıl bolvadin şark köşesi bilgisi nedir nerede nasıl yörüklerimiz bilgisi nedir nerede nasıl çadır yapımı bilgisi nedir nerede nasıl otag kıl cadır bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırı restaurant bilgisi nedir nerede nasıl kıldan düğün çadırı bilgisi nedir nerede nasıl çadır örnekleri bilgisi nedir nerede nasıl osmanlı çadır kiralama bilgisi nedir nerede nasıl yeni osmanlı yörük çadırı bilgisi nedir nerede nasıl kıl çadır içeri fotoğrafları bilgisi nedir nerede nasıl kil nedir nerede kullanılır bilgisi nedir nerede nasıl خيمة بدو bilgisi nedir nerede nasıl arabic tent bilgisi nedir nerede nasıl osmanlı çadırı fiyatları bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırı urla bilgisi nedir nerede nasıl keçi kılı kafeler bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırı projesi bilgisi nedir nerede nasıl erdemli yörükleri bilgisi nedir nerede nasıl atatürk ve tarım bilgisi nedir nerede nasıl kılcadır fiyatlari bilgisi nedir nerede nasıl merkez park adana yörük çadırı foto galerisi bilgisi nedir nerede nasıl türk tent bilgisi nedir nerede nasıl kafeler için yörük çadırları fiyatları bilgisi nedir nerede nasıl osmanlıda çadır ile resimler bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırları fiyatları bilgisi nedir nerede nasıl madrandağı bilgisi nedir nerede nasıl kızılcahamam kıl çadır bilgisi nedir nerede nasıl kİl nerelerde kullanilir bilgisi nedir nerede nasıl konya saçıkara köyünde yapılan çadır şenligi bilgisi nedir nerede nasıl osmanlı yörük çadırları bilgisi nedir nerede nasıl cadir dügün salonu bilgisi nedir nerede nasıl padişah çadır bilgisi nedir nerede nasıl kaliteli çadır markaları bilgisi nedir nerede nasıl cadır modelleri bilgisi nedir nerede nasıl yörük çadırları resimleri bilgisi nedir nerede nasıl dekor kıl çadır bilgisi nedir nerede nasıl restoran çadırı bilgisi nedir nerede nasıl cafe çadır bilgisi nedir nerede nasıl kıl cadırı görüntüsü bilgisi nedir nerede nasıl kıl çadır kızılcahamam bilgisi nedir nerede nasıl otağ çadırı bilgisi nedir nerede nasıl yörük cafe çadırı bilgisi nedir nerede nasıl

Fotoğrafları İnceleyebilirsiniz…

kıl çadırlar

Türkmen Çadırı – Türkmen Çadırları

türkmen çadırı nedir, türkmen çadırı nasıldır, türkmen çadırları, türkmen çadırının özellikleri, türkmen çadırı, türkmen yörük çadırı, türkmen kıl çadır, türkmenlerin çadırı, türkmenlerin çadırları

Türkmen çadırları özelliklerinde kıl çadır yaptırmak için lütfen bize ulaşın. Beyaz renkte çadırlarımız da mevcuttur. Dilediğiniz boyutta çadırları en kısa sürede yapacağımızdan emin olabilirsiniz.

kıl çadırlar

Türkmen çadırı yörük çadırı kara çadır ve Türkler

Türkmen çadırı Yörük Çadırı Kara Çadır ve Türkler

Türklerin bundan bin bes yüz yil önce orta Asya’da, iklim ve cografi sartlarin icabi olarak, umumiyetle göçebe bir hayat yasadiklari malumdur. Öyle göçebe bir gayet ki, bu hayati yasinlar yazi yazmasini biliyorlar ve kervan ticareti yapiyorlardi.

Göçebe hayati yasiyan Türkler,iyi ahlakli olmayi, yoksullara yardim etmeyi seviyorlar ve bunu en büyük faziletler arasinda sayiyorlardi. Ortaçagdaki göçebe Türk cemiyetlerinde, çok zengin bir asilzadeler sinif, her hususta hür olan halk tabakasi ve nihayet kara halk denilen, esirlerden mürekkep asagi tabaka vardi. Isaret edildigi üzere, Türk göçebe cemiyetinde medeni hayatin mürekkep manzarasi ve birçok müesseseleri görülmektedir. Türkler, hep çadirlarda dogmuslar ve buralarda yasayip ölmüslerdir. Eski Türkler çadira otak (otag) adini veriyorlardi ki, bugünkü oda sözü buradan gelmektedir. Otag ismi çadir manasinda olarak, Selçuklularda ve beyliklerde oldugu gibi, Osmanlilar’da da kullanilmistir. Çadir kelimesine gelince, bu da Türkçe olup çatmak fili ile ilgilidir.

Orada da, ihtiraslar birbirleriyle mücadele etmekte ve dedikoduya büyük bir yer verilmektedir.

Iste, birçok Avrupali alimlerin de tasdik ettikleri üzere, dogustan asker, teskilatçi ve idareci olan

Yukari orta çagda, Orta Asya’nin engin bozkirlarinda yasiyan Türklerin çadirlari, keçeden mamuldü. Sekli yuvarlak olup, saglam kaziklarla yere raptedilmisti. Alelade halk çadirlari sekiz on kisi alçak büyüklükte idi. Asilzadeler olan beylerin ve hanlarin muhtelif sekil ve büyüklükte otag yani çadirlari vardi. Bunlardan kirmizi atlas veya ipekten yapilmis büyük otaglar elli, yüz kisi alirdi ki, burada resmi toplantilar yapilir, ziyafetler verilirdi. Renk renk kiymetli kumaslar ve ipeklilerle süslenmis olan bu otaglar, bazi samanlarda ziyafetten sonra içindeki kiymetli esya ile birlikte ziyafeti veren han veya beyin müsaadesiyle yagmalanirdi. Yagma esnasinda han veya bey, varsa ogullari ve katunu ile beraber otagdan uzaklasirdi. Otagi yagma edenler, yagmayi müteakip han veya beyin huzuruna vararak onu selamlarlar. ve yagmaladiklari esya ile birlikte kendi yerlerine giderlerdi. Iste eski Türklerdeki yagmali sölenin asli budur. Iranlilar, Türklerde gördükleri bu adeta han-i yagma (yani yagma sofrasi) adini vermislerdir.

Çadir, Türkler tarafindan o kadar sevilmis ve iona o kadar alisilmisti ki, yabanci ülkelerde bulunan ve evlerde oturan Türkler çadirda yasamin hasretini çekmislerdir. Saphesiz ki, onlar çadira, hür ve serbest yasamanin hasretini çekmislerdir. Süphesiz ki, onlar çadira, hür ve serbest yasaminin bir timsali nazariyle bakiyorlardi. Yedinci asrin baslarinda Çin’de bir müddet yasiyan bir Gök Türk sehzadesi, kendisine tahsis edilen muhtesem bir binada kalmak istemeyerek, bu binanin bahçesine kurdugu bir çadirda oturmustur. Eski Türklerin

çadirlari, elbiseleri gibi, umumiyetle ak idi. Ancak köle ve cariyeleridir ki, kara çadirda yasarlardi. Büyüklerin çadirlarindan bazilari al, kirmizi ve turuncu idi.

Arap müelliflerine göre, Peygamberimiz, hayatinin son zamanlarinda Türk çadirinda oturmus ve bu çadiri çok sevmistir.

Osmanli Türklerinin çadirlari da Orta Asyali atalarininkinden farksizdi. Osmanli hükümdarlarinin büyük ve muhtesem çadirlari vardi ki, buna otag-i hümayun denilirdi. Otag-i hümayun seferlerde, av ve gezintilerde kullanilirdi. Fevkalade müzeyyen, islemeli ve süslü olan otag-i hümayunlar müteaddit kisimlara ayrilmisti.

Otag-i hümayunlarin rengi kirmizi idi ve Osmanli ordusunda padisah, sehzadeler, vezir ve beylerbeyilerden baskasi bu renkte çadir kullanamazlardi. Padisah otaglarindan Kanuni Sultan Süleyman’in 1566 da yaptigi Sigetvar seferindeki otagi pek mükellef olup yedi direkli idi. Bu hükümdarin nisancisi ve müverrihi Celalzade, bu otagi pek edibane bir surette tasvir etmistir. Onun bu tasvirinden anlasiliyor ki, Kanuni’nin otagi, renkli serit ve sirma saçaklarla süslenmisti. Padisah otaglarinin nezaretine hayme mehterleri adi verilen bir cemaat bakardi. Bu cemaat oda tabir edilen dört kisma ayrilmisti. Padisahlar sefere veya herhangi uzakça bir mahalle gidecekleri vakit Davutpasa, Çirpici çayiri ve Üsküdar’daki Dogancilar meydanina hayme mehterleri daha önce hareket ederek otaglar kurarlardi. Seferlerde iki otag bulundurulmasi adet idi. Bunlardan birisinde bizzat hükümdar oturur, digeri de tuglarla beraber daha ilerdeki menzilde kurulurdu. Tuglarla otag-i hümayunu nakle memur edilenlerin baslarina, konakçi basi denilirdi ki, bunlardan bazilari beyler beyi rütbesini haizdi.

Asker çadirlarina gelince, bunlar mahruti sekilde olup, pamuktan yapilmisti. Renkleri beyazdi.

Bizi Arayın